Kıbrıs Türk Diyetisyen Birliği Başkanı Dr. Dyt. Ayşe Okan, yaz aylarında dikkat edilmesi gereken beslenme alışkanlıklarını hatırlattı.
Okan, TAK muhabirine verdiği röportajda, hava sıcaklığının yüksek olduğu bu süreçte beslenme düzenine ekstra önem verilmesi ve gün içinde yeteri kadar su tüketildiğinden emin olunması gerektiğini vurguladı.
“ÇAY, KAHVE, GAZLI İÇEÇEKLER VÜCUDUN SU KAYBINI HIZLANDIRIR… EN AZ 2 LİTRE SU İÇİN”
Okan, hava sıcaklıklarının artışı nedeniyle su ihtiyacının da arttığına dikkat çekerek, “Yaz aylarında sıcak havadan dolayı aşırı terleme olur. Bu nedenle günde en az 2 litre kadar su içmek gerekiyor” dedi.
Gün içerisinde yeteri kadar sıvı tüketildiğinden emin olunması gerektiğini ancak bu sıvının su dışındaki diğer içeceklerle karşılanmasının doğru olmadığına dikkat çeken Okan, “Çay, kahve, neskafe, bitki çayları, diğer gazlı içecekler su yerine tüketilmemeli. Bu ürünler de vücudun su kaybını hızlandırır. Bu nedenle bu ürünleri günlük toplam 4 bardağı geçmeyecek şekilde sınırlamak gerekiyor” dedi.
Okan, bir Türk kahvesi fincanının da, bir büyük çay bardağının da 4 bardaklık toplam rakama dahil olduğunu belirterek, son zamanlarda tercih edilen “double” (çifte) siparişlerin de 2 ayrı ölçek olarak değerlendirilmesi gerektiğini ekledi.
“YAZ AYLARINDA SOSYAL FAALİYETLERLE BERABER SOSYAL İÇİCİLİK DE ARTIYOR”
Okan, yaz aylarında sosyal aktivitelerde artış olduğunu, bu nedenle alkol içilen etkinliklerin de arttığına işaret ederek, fazla alkol tüketiminin zararlarına değindi ve alkolün “günlük maksimum kadınlarda 1, erkeklerde ise 2 bardak” olarak sınırlandırılması gerektiğini ifade etti.
Seçilecek alkol çeşidinin de büyük önem taşıdığını ifade eden Okan, “İçeceklerin alkol oranına, kokteyllere eklenen şekere dikkat etmek gerekiyor. Mümkün mertebe daha saf, tek başına içilebilecek alkolleri içmek daha doğru olur. Alkol tüketilecekse, biz şarabı öneriyoruz. Üzümden yapıldığı için antioksidan özellikleri de yüksek, kalp sağlığımızı da korur. Ancak kural, 2 bardağı geçmemek, geçildiği takdirde sağlığı olumsuz etkiler” diye konuştu.
“SICAK HAVALAR SEBEBİYLE İŞTAHSIZLIK ÖĞÜNLERDE YAPILACAK DÜZENLEMELERLE GİDERİLEBİLİR”
Okan, sıcak havalar sebebiyle iştahsızlık problemlerinin ve eksik beslenmenin de meydana geldiği vurguladı ve “Gündüz saatlerindeki öğünleri atlanıp, gece öğünlerine ağırlık veriliyor. Bu şekilde hem akşam öğünü miktarı artıyor, hem de akşam yemeği saati gecikiyor. Öğün atlamak, kişide mod değişikliğine de neden oluyor. Kan şekeri dengesizliği yaratacağından kişi agresif bir ruh haline girebiliyor. Alışkanlık haline gelirse de ileride kronik hastalıklara sebebiyet veriyor” dedi.
Ancak bunun, gündüz saatlerinde biraz daha hafif, taze salata, söğüş sebze şeklinde yemeklerden öğün yapılması, haşlanmış yemeklerin veya kırmızı etin de akşam yemeğine bırakılmasıyla düzelebileceğini aktaran Okan, öğle öğününe balık veya tavuk, bulunmadığı durumlarda peynir şeklinde ufak protein eklemeleri yaparak yeterli proteinin alınabileceğini söyledi.
“ARA ÖĞÜN ŞART”
Kan şekeri dengesi ve bazı hormon salınımlarını düzgün bir şekilde tutmak için gün içerisinde ara öğünlerin de mutlaka yapılması gerektiğinin altını çizen Okan, “Ara öğün, hem kilo kaybı, hem kilo artışı, hem de sağlıklı kalabilmek için anahtar. Onlar yoksa, ana öğünlerde mutlaka bir dengesizlik olur” diye konuştu ve yapılan araştırmalarda ara öğün yapmayan kişilerin öğün miktarlarının çok daha büyük, yağlı ve şekerli olduğunun gözlemlendiğini ekledi.
“YAZ MEYVELERİNİN ÇEŞİTLİLİĞİNDEN YARARLANILMALI… CİLT SAĞLIĞIMIZI KORUMAK İÇİN İNCİR VE ÜZÜM TÜKETİLMELİ”